(CNN TÜRK - AA) -- Kraliyet Akademisi: "Kültürel kokuşmuşluk"

İngiltere'deki The Royal Society (Kraliyet Akademisi), TÜBİTAK’ın Darwin sansürünü “fikri ahlaksızlık” ve “kültürel kokuşmuşluk” olarak nitelendirdi.

Londra merkezli Kraliyet Akademisi’nin başkanı Lord Martin Rees, CNN TÜRK Londra Temsilcisi Metin Güneş’e yaptığı açıklamada, “Türkiye’de bilimsel bir kurumun Darwin’i kabul etmek  konusunda gösterdiği  isteksizliği hayret verici buluyorum. Kabul etmek bir yana TÜBİTAK’ın Darwin’i kamuoyuna tanıtmak ve anlatmak için elinden geleni yapması gerekir” dedi.

Lord Martin, UNESCO’nun Darwin’in 200. doğum yıldönümünü evrim teorisini kitlelere tanıtmak amacıyla bir fırsat olarak görüdüğünü belirtti ve “Çoğumuz evrim teorisini artık üzerinde tartışılmasına dahi gerek kalmayan bir gerçek olarak kabul ediyoruz. Ama bilimsel bir kurum olduğunu iddia eden bir kuruluşun buna sırt çevirmesini anlamakta güçlük çekiyorum” dedi.

Darwin’in dünyadaki en büyük bilimadamlarından biri olduğunu belirten Lord Martin, “Evrim teorisi de dünyada gelmiş geçmiş en büyük bilimsel fikirlerden biridir. Evrimin gerçekleri ortak kültür olmalı. Bilimin en önemli yanlarından biri de gerçek anlamda küresel bir kültür olmasıdır. Protonlar, proteinler ve Pisagor teoremi dünyanın her yerinde aynıdır” diye konuştu.

TÜBİTAK’ın Darwin sansürünü “bir kültür kokuşmuşluğu” ve “bir fikir ahlaksızlığı” olarak niteleyen Lord Martin, “Artık kainatın evrimi ve yeryüzünde hayatın evrimi konusunda uzman olan tüm bilimadamları tarafından kabul edilen böyle şahane bir gerçeğin insanlardan sakınılmasını anlamakta güçlük çekiyorum” dedi.
 
TÜBİTAK ile Kraliyet Akademisi arasında kurumsal anlamda herhangi bir ilişki olup olmadığı yolundaki soruya verdiği yanıtta ise Lord Martin, “The Royal Society olarak TÜBİTAK ile aramızda özel bir bağ yok. Ancak benimle aynı görüşü paylaştığından emin olduğum birçok Türk bilimadamı tanıyorum” diye konuştu.

Kraliyet Akademisi 1660 yılında bilim dünyasındaki hızlı gelişmeleri tartışmak amacıyla kuruldu. Şimdi ise İngiltere’de bilimsel araştırmalara finansman sağlayıp, hükümetlerin politikalarında ve eğitim konusunda etkin olan bir akademik kurum görevi yapıyor.  

Sadece dünyanın en saygın bilimadamları Kraliyet Akademisi’ne üye olabiliyor. Akademi’nin geçmişteki üyeleri arasında Isaac Newton, Albert Einstein ve Charles Darwin gibi isimler bulunuyor.

Orta Doğu Öğretim Elemanları Derneği: "Bilim karşıtı dünya görüşü"

Dernek'ten yapılan yazılı açıklamada, UNESCO tarafından Darwin yılı olarak ilan edilen 2009 yılında derginin Mart ayı sayısı için hazırlanan Darwin özel dosyasının "kurum yönetimi tarafından sansürlendiği" öne sürüldü.

Herhangi bir bilim dalındaki son gelişmeleri öğrenme gibi, evrimdeki gelişmeleri öğrenmenin de vazgeçilmez bir insan hakkı ve demokrasinin olmazsa olmazı olduğuna işaret edilen açıklamada şöyle denildi:

"'Türlerin Kökeni' adlı başyapıtın yayımlanmasından 150 yıl sonra, tıptan tarıma, bilişimden iktisata kadar pek çok alanda ve günlük yaşamımızda uygulaması olan Darwin'in Evrim Kuramına karşı takınılan bu tavır, Türkiye'de bilim dünyasına karşı sindirme politikası izleyen iktidarın ülkemizi sürüklemeye çalıştığı noktayı göstermesi açısından önemlidir. Bu olay, tamamen dogmatik ve bilim karşıtı bir dünya görüşünün TÜBİTAK yönetimine egemen olmaya başladığını kanıtlamıştır. Bilimsel kuramların halka duyurulmasına bile tahammül gösteremeyen bu zihniyeti şiddetle kınıyor ve bu müdahalenin sorumluları olan Ömer Cebeci ve Nüket Yetiş'in istifalarını talep ediyoruz."

Bilim ve Ütopya Kooperatifi: "Yüz kızartıcı..."

Bilim ve Ütopya Kooperatifi Başkanı Prof. Dr. Semih Koray, dergi kapağındaki değişikliği eleştirerek, "Bu, ülkemiz adına ve bilim topluluğumuz açısından Cumhuriyet tarihimiz boyunca yaşadığımız en yüz kızartıcı olaylardan biridir" dedi.

"Charles Darwin'in doğumunun 200. yıldönümü, Türlerin Kökeni adlı başyapıtının yayımlanmasının 150. yıldönümünde, UNESCO'nun 'Darwin Yılı' olarak ilan ettiği 2009 yılında, TÜBİTAK Darwin'i sansürledi" diyen Koray, "Bu, ülkemiz adına ve bilim topluluğumuz açısından Cumhuriyet tarihimiz boyunca yaşadığımız en yüz kızartıcı olaylardan biridir" görüşünü dile getirdi.

TÜBİTAK'ın bilimin geliştirilmesi ile görevli ve temel görevinin de gençler arasında bilimsel düşüncenin yaygınlaştırılması olduğunu vurgulayan Koray, "Ortaçağ'a özgürlük tanımak için bilimin yasaklandığını" ileri sürdü.

"Bu tutum, bütün bilim insanlarımızı, Vatikan'ın bile 'Darwin' toplantısı düzenleme noktasına geldiği bir dönemde, uluslararası ortamlarda kendi meslektaşlarının karşısında hiç hak etmedikleri bir biçimde boynu eğik bırakacak bir tutumdur" diyen Koray, "Bundan daha da yüz kızartıcı olacak tek şey bu durumun kabullenilerek TÜBİTAK yönetiminin görevine devam etmesi olacaktır" şeklinde konuştu.

Koray, "Bizim Cumhuriyetimiz, bilimi kendine temel alarak kurulmuş bir cumhuriyettir. Cahit Arf'ların ve Erdal İnönü'lerin kurduğu TÜBİTAK, ülkemizin bilim gücünün inşasına ve yetenekli gençlerin bilim gücümüze dahil edilmesine çok önemli katkılarda bulunmuş bir kuruluşumuzdur. TÜBİTAK, Atatürk döneminin bilimsel atılımının 1960'lar sonrasında sürdürülmesinde bir köprü işlevi görmüştür" dedi.

Prof. Dr. Semih Koray, "Bugün böyle bir geçmişe sahip bu bilim kuruluşumuzda bilimden vazgeçmek demek, Cumhuriyetimizi toptan Ortaçağ'a teslim etmek demektir. ABD içindeki odaklardan dünyaya yayılan Darwin sansürünün, ülkemizde bilimi teslim ettiği Ortaçağ ise aslında Vatikan'ın Ortaçağı'dır. Üstelik Vatikan'ın Darwin toplantısı düzenlediği bir yılda, Vatikan'dan da daha Vatikancı olarak..." ifadelerini kullandı.

Türk Kütüphaneciler Derneği Düşünce Özgürlüğü Grubu da kınadı

Türk Kütüphaneciler Derneği Düşünce Özgürlüğü Grubu, TÜBİTAK'ın Bilim ve Teknik Dergisi'nin bu ayki kapağında değişiklik yapılmasına ilişkin olarak, "Bilim alanının konusu olan bir düşünceye sansür uygulanmasını ne günümüz Türkiye'sine ne de özgürlüklerden söz eden iktidara yakıştıramıyoruz" açıklamasında bulundu.

Grup adına yapılan yazılı açıklamada, Darwin'in kuramının 20. yüzyıl biliminin çekirdeğini oluşturduğu ifade edildi.

Kuramın, "evrim" ile başlayan pek çok disiplinin bilim alanında oluşumunu sağladığına dikkat çekilen açıklamada, "Hiçbir düşünceye hele de bilim alanının konusu olan bir düşünceye sansür uygulanmasını ne günümüz Türkiye'sine ne de özgürlüklerden söz eden bir iktidara yakıştıramıyoruz. Hiçbir bilimsel amaçlı düşünce ya da kuramın, inançlar ya da siyasal kaygılarla ele alınıp değerlendirilemeyeceğini, sansüre dönüştürülemeyeceğini belirtiyoruz. TÜBİTAK'ın Darwin konusundaki tutumunu ve Abdülhamit dönemi sansürünü çağrıştıran bu uygulamasını şiddetle kınıyoruz." denildi.

Olayın gelişimi

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), Evrim Teorisi'nin sahibi Darwin'e sansür koymuştu. Mart ayında Bilim ve Teknik Dergisi'nin kapağı son anda değişti; dergideki Darwin'le ilgili 15 sayfa da atıldı. Kapağı hazırlayan derginin genel yayın yönetmeni Çiğdem Atakuman da görevden alındı. Yorum Yaz | Yorumları Oku